“Türkiye’nin inşaat ve yapı sektörü açısından kritik bir dönemeçte olduğu bu süreçte bir araya gelmek, ortak akıl üretmek ve sürdürülebilir çözümler geliştirmek en büyük önceliğimiz” diyen İnşaatçılar ve Gayrimenkul Geliştiricileri Derneği (İNDER) Başkanı Engin Keçeli, “Aralıkta inşaat maliyet endeksinde yıllık bazda yüzde 34.27, aylık bazda ise yüzde 0.70 artış yaşandı. Malzeme endeksi yıllık yüzde 26.18, işçilik endeksi ise yüzde 54.35 arttı. Bu da sektörün en büyük maliyet yükünün işgücüne dayandığını gösteriyor” şeklinde konuştu.
ÜÇ TEMEL BAŞLIK
Gayrimenkul sektörünü bekleyen üç temel başlığa dikkat çeken Keçeli, bu başlıkları şöyle açıkladı: “İlk sırada 2025’in maliyet yönetimi açısından kritik bir yıl olması geliyor. İnşaat şirketlerinin finansal sürdürülebilirliği sağlamak adına tedarik zincirlerini optimize etmeleri, yeni finansman modelleri geliştirmeleri ve verimlilik odaklı süreçler tasarlamaları gerekiyor. İkinci sırada sektörümüzün rekabet gücünü artıran en önemli unsurlar olan yeşil bina konseptleri, enerji verimliliği yüksek projeler ve sürdürülebilir inşaat malzemeleri bulunuyor. Küresel tedarik zincirlerinde yaşanan aksaklıklar, yerli üretime dayalı tedarik modellerini ve geri dönüşüm tabanlı malzeme kullanımını artırmayı zorunlu kılarken 2025 ve sonrası için karbon salımını azaltan, çevresel etkiyi minimize eden projelere daha fazla yönelmemiz gerekecek. Üçüncü sırada ise sektörümüz açısından belirleyici faktörler olan enflasyon, kredi maliyetleri ve döviz kuru dalgalanmaları yer alıyor. Bu noktada İNDER olarak üyelerimizin karşılaşabileceği bu riskleri minimize etmek adına çeşitli stratejik işbirlikleri geliştirmeyi, kamu ile koordinasyonu artırmayı ve dijitalleşme süreçlerini hızlandırmayı hedefliyoruz.”